TFF 1. Lig Kulüpler Birliği, kurulmasının üzerinden bir gün geçmeden skandal bir karara imza attı.
Medyada yayınlanan haberlere göre, Halil Ünal başkanlığında kurulan birlikte başkanlar tarafından alınan ortak karara göre bundan sonra kulüplerden sorunlu olarak ayrılan bir oyuncu bir başka 1. Lig kulübü tarafından transfer edilmeyecekmiş.
“Bu tek cümlelik karar, TFF 1. Lig Kulüpler Birliği’nin başına büyük belalar açar” demek isterdim ama Türkiye’de hukuk başka türlü işliyor.
Ben yine de kararı hukuki açıdan kısaca değerlendireyim.
TFF 1. Lig’de top koşturan futbolcular profesyonel sporculardır. Profesyonel sporcular ise işçidir. İşveren kulüpler ile işçi futbolcular arasında hizmet sözleşmesi bulunmaktadır. 1. Lig Kulüpler Birliği aslında şöyle demiş: “İşverenler Birliği olarak, üye işverenlere sorun çıkaran işçiler ile sözleşme imzalamayacağız.“
BİRLİĞİN HEDEF ALDIĞI “SORUNLU FUTBOLCULAR” ASLINDA MAĞDURDUR
Birliğin bahsettiği “sorunlu futbolcular” kimler?
“Sorunlu futbolcular”, hukuk tanımayan kulüplerin mağdur ettiği insanlardır. Peki bu futbolcular nasıl mağdur ediliyorlar?
Dünya Oyuncular Birliği (FIFPro), futbolcuların karşılaştıkları problemlerle ilgili bir araştırma raporu yayınladı: 2016 FIFPRO GLOBAL EMPLOYMENT REPORT – WORKING CONDITIONS IN PROFESSIONAL FOOTBALL (Ayrıca bkz. http://footballmap.fifpro.org/#footballmap). Bu raporun hazırlanmasında Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği (TPFD) de rol aldı. TPFD, kapsamı sınırlı bir araştırma yaptı.
TPFD, bu raporu duyurmadı. Raporun Türkiye ile ilgili verilerini kamuoyu ile paylaşmadı. Neden?
Sebebini rahatlıkla tahmin edebiliriz.Türkiye, birçok başlıkta en kötüler arasında yer alıyor. Türk futbolu dibe batmış. Türkiye’deki futbolcular çok zor şartlarda çalışıyorlar. Türkiye’de futbolcular mağdur ediliyorlar. Birkaç örnek vereyim:
- Son 2 sezonda sözleşmelerden doğan alacakların geç ödenme oranı %77. Bu oranla, Avrupa’da Malta’dan sonra en kötü ülkeyiz.
- Kulüpler, mevzuat gereği futbolculara sözleşmelerin ve disiplin yönergelerinin örneklerini vermek zorunda ancak kulüpler sözleşmelerin ve disiplin yönergelerinin örneklerini vermiyor. Futbolcular, haklarını ve yükümlülüklerini tam anlamıyla bilmiyor.
- Futbolcular, kulüplerinin taraftarları, kulüp çalışanları veya takım arkadaşları tarafından şiddete maruz kalıyorlar.
- Futbolcular, kulüplerinin taraftarları, kulüp çalışanları veya takım arkadaşları tarafından zorbalığa (psikolojik şiddete) maruz kalıyorlar.
- Futbolcular, tek başlarına antrenman yapmaya zorlanıyorlar.
- Futbolcular, transfer döneminde kulüplerinde kalmaya zorlanıyorlar. Kulüp yöneticileri çok yüksek bonservis bedelleri belirliyorlar. Futbolculardan bu bedeli ödemeleri isteniyor.
Bu raporda yer almayan ancak Türk futbolunda bilinen birkaç sorunu daha hatırlatayım:
- Kulüpler, TFF’ye sırtlarını dayıyor ve futbolculara ücretlerini aylarca ödemiyor.
- Kulüpten ayrılmak isteyen futbolcular, kulüplerden alacaklarını alamıyor. Kulüpler, futbolculardan alacaklarından vazgeçmelerini istiyor.
- Hakkının peşinden giden futbolcular ciddi baskılar, tehditler ve insanlık onuruna aykırı davranışlar ile karşı karşıya kalıyorlar. Kulüpler bu futbolcuları kadro dışı bırakıyor. Futbolcular sabahın köründe ve gece yarısı tek başlarına antrenman yapmaya zorlanıyorlar. Kulüp yöneticileri, belalı taraftar gruplarını tek başına antrenman yapmaya zorlanan futbolculara gönderiyorlar. Futbolcular aileleri üzerinden tehdit ediliyorlar.
- Futbolcular TFF’ye veya yargıya başvurduklarında, kulüpler futbolculara asılsız cezalar veriyor; ceza bedeli ile futbolcu alacağını takas ediyor. Kulüpler öyle yüksek cezalar veriyor ki, bazen futbolcular kulüplere borçlu hale geliyorlar.
- Bazen kulüpler futbolcuları ayartıyor. Transfer görüşmelerinin yasak olduğu dönemde kulüpler futbolcularla anlaşıyor ve futbolcuyu kulübüyle sözleşmesini feshe ikna ediyor. Futbolcu sözleşmesini feshedince sahneye Uyuşmazlık Çözüm Kurulu çıkıyor. UÇK, hem futbolcuya hem de ayartan kulübe ceza veriyor. Ancak ne hikmetse, TFF Tahkim Kurulu, kulübe verilen cezayı kaldırıyor. Futbolcu ayartan kulüp rahat rahat başka futbolcuları ayartmak için yola çıkarken, futbolcu 6 ay ceza aldığı için sezonu kapatıyor.
- TFF, Türk Borçlar Kanunu’na ve FIFA düzenlemelerine aykırı bir düzenleme getirdi. Futbolcular, ücretlerini alamadıkları zaman kulüplere en az 30 gün süre vermek zorunda bırakıldılar. Oysa FIFA düzenlemelerinde 30 günlük bekleme süresi yok. Futbolcular, kulüpleri temerrüde düşürüp 10 gün bekledikten sonra sözleşmelerini feshedebiliyorlar. FIFA ve TBK’da süre sona erdikten sonra 7 gün içinde sözleşmeyi feshetme zorunluluğu da yok. Ancak TFF, futbolcuların sözleşmeyi fesih hakkını bu şekilde sınırlamalar getirerek neredeyse fesih hakkını ortadan kaldırdı. Kulüpler, kaç ay ücret ödememiş olsa da, futbolcuyu 30 gün daha bekletiyor. 30 günün sona ermesine yakın ücretin bir kısmını ödüyor. Futbolcular tehdit ediliyor. Futbolcular kolay kolay ücretlerini tam şekilde alamıyorlar.
TFF 1. Lig Kulüpler Birliği, futbolcuları mağdur eden kulüpleri kontrol altına almak yerine mağdur edilen futbolcuları ikinci kez mağdur etmeyi planlıyor. Birlik, işçilerin ekmeği ile oynamaya hazırlanıyor.
TFF 1. Lig kulüpleri göz göre göre futbolcuları mağdur ederken; hakkını arayan futbolcuların çalışmalarını engellemeye karar vermişken bir şey yapılamaz mı?
REKABET KURULU, TFF. 1. LİG KULÜPLER BİRLİĞİ’NE ve KULÜPLERE CEZA VEREBİLİR
Futbolcu transferi pazarı ve futbolculuk faaliyetleri pazarı açısından kulüpler, teşebbüs niteliğini haizdir. Kulüpler Birliği ise teşebbüs birliği olarak nitelendirilir. Futbolcular ise ekonomik aktörlerdendir.
TFF 1. Lig Kulüpler Birliği’nin ilgili kararı rekabet mevzuatına aykırıdır. Zira “belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır” (Rekabet Kanunu md. 4). Rekabet Kurulu, bu Birlik ve üye kulüpler hakkında soruşturma açabilir ve bunlara idari para cezaları verebilir.
TFF 1. LİG KULÜPLERİNİN YÖNETİCİLERİ YARGILANABİLİRLER
TFF 1. Lig Kulüpler Birliği’nin futbolcularla ilgili kararını hayata geçirenler Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen “İş ve çalışma hürriyetinin ihlali” suçunu işlemiş olacaklar. İlgili hükme göre, “cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, iş ve çalışma hürriyetini ihlal eden kişiye, mağdurun şikayeti halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir“. Kulüp yöneticileri, futbolcuların şikayet etmeleri halinde, ceza mahkemelerinde yargılanacaklar.
TÜRKİYE PROFESYONEL FUTBOLCULAR DERNEĞİ NEREDE?
TFF 1. Lig Kulüpler Birliği‘nin kararı ile ilgili haberler yayınlandıktan sonra Türkiye Profesyonel Futbolcular Derneği‘nden açıklama bekledim. Saatler geçti ama TPFD sessizliğini koruyor.
TPFD, profesyonel futbolcuların her türlü hak ve menfaatini korumak için kuruldu. Bu dernek, FIFPro‘ya üye olmak için çalışıyor.
TPFD, FIFPro‘nun raporu için veri topluyor ama ülke içinde bu sorunların giderilmesi için çalışmıyor. Dernek, başka ülkelerdeki hak mücadelelerini sitesinde duyuruyor ama aynı mücadeleyi Türkiye’de başlatmıyor.
FIFPro, TFF 1. Lig Kulüpler Birliği‘nin kararını öğrenecektir. FIFPro, TPFD‘ye bu kararla ilgili ne yaptığını sorunca, TPFD yöneticileri ne diyecekler?
TPFD artık sahaya inmeli. Kulüplerin toplu halde futbolcuları tehdit ettiği bir ortamda FIFPro aday üyesi bir dernek sessiz kalamaz.
TPFD bugün açık tepki göstermeyecek ve hukuki yollara başvurmayacak ise, dernek feshedilmelidir. Başka bir dernek veya sendika FIFPro adaylığına başvurabilir.