TFF, bu sabah yayınladığı basın bülteni ile, TFF, ligleri tamamlamak istediğini, 10 alternatifli senaryo belirlediğini, Mayıs ayı başında durum değerlendirmesi yapacağını duyurmuştu.
TFF, basın bülteninde UEFA’nın da liglerin bitirilmesi yönünde beklentisi olduğunu, bu konuda federasyonlara mektup gönderdiğini açıklamıştı.
TFF, mektuptaki çok önemli bir detayı açıklamaktan kaçınmış.
L’Equipe gazetesinde yayınlanan habere göre, UEFA, ulusal federasyonları ligleri tamamlamaya davet ettikten sonra Belçika’da olduğu gibi, liglerin maçlar tamamlanmadan bitirilmesine dair kararların erken alınmış ve gerekçesiz kararlar olacağını ifade etmiş. (EKLEME: The Guardian’daki haber: https://tinyurl.com/tewrdud, The New York Times’daki haber: https://tinyurl.com/wg88p5x)
UEFA, liglerin maçlar tamamlanmadan sona erdirilmesi halinde o ligde oynayan kulüplerin Şampiyonlar Ligi’ne ve Avrupa Ligi’ne alınmayacağını bildirmiş.
UEFA’nın bu tehdidi boş. Bu tehdit hukuka aykırı.
Her gün binlerce insanın ölümüne neden olan bir salgın etkisini gün geçtikçe artırırken, devletler seyahat özgürlüğünü kısıtlarken ve tüm spor karşılaşmalarını askıya almışken, bir dernek kamu sağlığı ile ilgili alınan önlemleri yok sayamaz. Bu dernek federasyonlar üzerinden devletlere talimat veremez.
Almanya, Fransa gibi devletler UEFA’yı dinlemeyecek. UEFA’ya çok sert tepki verecekler. Bu devletler, virüsün etkisi geçmedikçe maçların oynanmasına izin vermeyecek. Peki UEFA ne yapacak? Alman ve Fransız takımlarını Avrupa kupalarına kabul etmeyecek mi?
Her şeyden önce UEFA’ya çelişkili davranışlarını sormalı.
UEFA, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarındada oynanması gereken maçları ve turnuvaları belirsiz bir süre için erteledi.
- Haziran ayında oynanması gereken milli maçlar ertelendi. EURO 2020 play-off maçları ve UEFA Kadınlar Avrupa Şampiyonası eleme maçları ertelendi.
- Temmuz ayında gerçekleşmesi planlanan 19 yaş altı Kadınlar ve Erkekler Avrupa Şampiyonaları ertelendi.
Madem ligler bitirilebilecek; neden UEFA milli maçları Temmuz ayında oynatmıyor?
UEFA, güvenlikten sorumlu olacağı turnuvaları düzenlemekten imtina ediyor ve ama ulusal federasyonları maç oynatmaya zorluyor.
UEFA’nın Dünya Sağlık Örgütü’nden (WHO) rapor alıp almadığını, merkezinin bulunduğu İsviçre’de hükümetle fikir alışverişi yapıp yapmadığını bilmiyoruz. Hangi veriye dayanarak ulusal federasyonları tehdit ettiğini tahmin etmek güç.
Koronavirüs salgını nasıl bir yol izler; etkisi azalır mı artar mı bilinmez. Farklı öngörüler dile getiriliyor. Salgının Nisan sonunda tepe noktasına erişip Mayıs ayı içinde etkisini kaybetmeye başlayacağı iddia ediliyor.
Virüs etkisini azaltmazsa, her gün binlerce insan ölmeye devam ederse, maçlar oynatılamaz. Oynatılmamalı!
Avrupa devletleri UEFA’ya hak ettiği yanıtı verecektir. Maalesef Türk devletinden şüpheliyim. UEFA’nın her tehdidine boyun eğen bir iktidar bizi yönetiyor. Salgında bile kamu sağlığı ile ilgilenmek yerine toplumu ayrıştırmaya mesai harcayan bu hükümet, kulüplerin Avrupa’dan yasaklanmasını göze alamaz. Trabzonspor, Galatasaray, Beşiktaş taraftarları hükümete karşı birleşir. Taraftar grupları yürüyüşler düzenler, hükümeti yüksek sesle protesto eder. Toplumsal olaylar bile çıkabilir.
Umarım bu sefer hükümet toplumu, kamu sağlığını dikkate alır ve UEFA’ya tepkisini gösterir.