Türkiye Eskrim Federasyonu başkan yardımcısı Mustafa Kalender, Dünya Şampiyonası organizasyonunu eleştirenlere ağır dille cevap verdi.
Eleştiri sahiplerini vatan hainliği ile suçlayan Kalender, onların şereften, haysiyetten yoksun olduklarını iddia etti.
Bu lafların sorumluluğunu yargı önünde üstlenecek olan Kalender’e cevabımı bu blogdan da vereceğim.
Bloga yazmayı bıraktığımı söyledikten sonra bu tür bir saldırının gelmesi düşündürücü. Aylardan beri yüzlerce iddiaya cevap vermeyen Kalender, meydanın boşaldığını sanmış olmalı.
Ancak yanılıyor.
Şampiyona süresince yazmaktan imtina ettiğim onca hususu paylaşacağım. Mustafa Kalender’in yalanlarını da ortaya dökeceğim.
Bayanlar Kılıç takımı ve teknik kurulun imza attığı skandalın perde arkasını da aktaracağım.
Kalender, eleştirilere cevap vermek yerine arkadaşları gibi hakaret etmeyi tercih etti. Tercih ettiğini söyleyemeyiz aslında. Elinden başka bir şey gelmez. Küfürle iletişim kuran bir şahıs!
Kalender’in yazılarından da federasyon sayfasını kimin hazırladığı hakkında öngörüde bulunabiliyoruz. Koskoca başkan yardımcısı daha Türkçe yazmayı beceremiyor. Türkçe bilmediği için de kelime haznesinde önemli yer tutan küfürlere başvuruyor.
Ona haddini bildirmek yine bize düşecek.
Bu adamlar, kafalarının rahat etmesini istemiyorlar anlaşılan.
Can ile birlikte polemiğe girmemeye karar vermiştik. Bu, ortak bir karar değildi. Aynı zamanlarda bu işten sıkıldığımızı fark ettik.
Önce Can, blog yazmayı bıraktı.
Dünya Şampiyonası’nda bazı yabancı kafile mensupları, Engarde ve FIE yetkilileri ile yaptığım yazışmalardan sonra o kadar sıkıldım ki ben de blog yazmaya ara verdim.
Böylece tartışma olmayacaktı. Federasyon, istediği gibi camiaya yön verecekti. Kararlarını kimse sorgulamayacaktı. Eleştirmeyecekti. Hukuka aykırı, adaletsiz uygulamaları birkaç cümle ile geçiştirilecekti en fazla.
Bu adamlar yerlerinde duramadılar. Ortalığı bir hafta sakin görünce hemen dişlerini çıkardılar.
Belki korktuğumuzu, vazgeçtiğimizi sandılar.
Yanılıyorlar.
Biz sadece istediğimiz zaman susarız. Sporcular zarar görmesin diye susarız. Kimse bizi yıldıramaz, korkutamaz.
Madem federasyon sakin suları sevmiyor, ben de alıştıkları fırtınaları geri getireceğim.
Antalya’daki rezaletleri ben uydurmadım. Uluslararası arenada tanınmış eskrimciler, yöneticiler Internet’te olan biteni duyurdular. Forumlarda bu rezaletler konuşuldu. Bunları Türk camiası ile paylaşınca vatan haini mi olduk?
Kalender,
Gelecek günlerde yazacaklarıma cevap istiyorum. Bütün iddialara tek tek cevap vereceksin. Vermezsen hakkımda söylediğin bütün sıfatların sahibisin!
Anlaştık mı?
Yorumunuzu Paylaşın