Spor ve Hukuk

Türkiye Eskrim Federasyonu’nun ciddiyetine hayranım.

Bir karar alınır. Hemen ardından karar sulandırılır. Nabza göre şerbet verilir. Adamına göre yorum yapılır. Ya da karar yok sayılır. Alakasız bir uygulamaya imza atılır.

Dünya Şampiyonası aday kadrosuna alınan sporculardan istenen yüksek seviyede antrenman yapabilir raporunda da ciddiyetsizlik hemen ortaya çıktı.

İki hafta önce bu raporun hangi makamdan hangi şartlarla alınması gerektiğini sormuştum. Raporun kapsamının açıklanması gerektiğini belirtmiştim.

Kapsam açıklandı. Rapor örneğini görünce de raporun kimden alınması gerektiğini sordum. Sporculara neden masraf yaptırıldığını merak ettim. Bu raporun hemen alınamayacağı da açıklandı.

Bir sporcu yarım günde raporu alabildiğini ve fazla masraf yapmadığını söyledi. Bir okuyucum ise asgari tutarlari belirleyip 1000 TL civarında masraf yapılması gerektiğine işaret etti. Kimin haklı olduğu belli değil.

Bu kadar bilinmezlik, tutarsızlık karşısında federasyon geri adım atmak zorunda kaldı.

24 Ağustos’a kadar raporunu yetiştiremeyenlerin sağlık kontrolleri Bursa’da yapılacakmış.

Biz bunu kaç gündür söylüyoruz. Testlerin kamp esnasında yapılması gerektiğini belirttik. Sporcular arasında ayırım yapılmaması; eşitliğin sağlanması için ortak testlerin en güvenilir yöntem olduğunu açıkladık.

Peki şimdi ne olacak? Cuma gününe geldik. Kaç sporcu raporunu alabilmiş? Bu raporu almayı becerenler boşu boşuna masraf yapmış oldular.

Aklı evvellerin bir heyecanla aldıkları kararlar uygulanamıyor. Türkiye şartlarını dikkate almadan, diğer federasyonların uygulamalarını araştırmadan illa bir İLK’e imza atmak için çırpınıp duruyorlar. Sonra yüzlerine gözlerine bulaştırıyorlar.

Bu bir aylık kamp süreci zaten saçmalıktı. Daha başlamadan işler sarpa sardı. Bakalım daha neler göreceğiz, duyacağız! Gelişmelerin çoğundan haberimiz olmayabilir. Yine de görünen köy kılavuz istemiyor.

Federasyonu kutluyorum. Bize bu kadar İLK yaşattılar. Sağ olsunlar!